Akılcı İlaç Kullanımı: Hatay’da Aile Hekimlerinin Bilgi ve Davranışları
DOI:
https://doi.org/10.15511/tahd.20.00484Anahtar Kelimeler:
Akılcı ilaç kullanımı- Aile hekimi- HatayÖz
Amaç: Hatay’da çalışan aile hekimlerinin akılcı ilaç kullanımına (AİK) yönelik bilgi, genel tutum ve davranışlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Yöntem: Akılcı ilaç kullanımı konusunda Hatay İl Sağlık Müdürlüğü tarafından eğitim verilmesi planlanan ildeki tüm aile hekimleri (n=454) Eylül 2018’de toplantıya çağrıldı. Toplam 302 hekim toplantıya katıldı. Katılmayı kabul eden 254 aile hekimi çalışmaya dahil edildi. Bu tanımlayıcı çalışmada veri toplamak için kendi oluşturduğumuz ve Sağlık Bakanlığı’nın (SB) hazırladığı, “Türkiye’de Hastanelerde Görev Yapan Hekimlerin Akılcı İlaç Kullanımına Yönelik Bilgi ve Davranışlarını Değerlendirme Çalışması’nda kullanılan forma benzer, 17 sorudan oluşan bir “Hekim Değerlendirme Formu” kullanıldı.
Bulgular: Hekimlerin %95,3’ü (n=242) daha önce AİK konusunda eğitimlere katılırken, %7,9’u (n=20) AİK konusunda kendini yetersiz gördüğünü belirtmiştir. Eğitim alan hekimlerin hepsi en az bir kez Sağlık Bakanlığı’ndan eğitim almıştır. Çalışmaya katılan hekimlerin ortalama yaşı 43,9±8,2, ortalama birinci basamakta çalışma süresi 15,7±9,6 yıl, ortalama günlük yaklaşık başvuran hasta sayısı 52,6±23,7 idi. Hekimlerin %79,9’u (n=203) ilaç yazarken birinci basamağa yönelik tanı tedavi rehberlerinden yararlandığını belirtmiştir. Anamnez alırken en sık kronik hastalık varlığı (%96,9) ve gebelik durumu (%94,9) sorgulanırken en az hastanın ekonomik durumu (%63,4) sorgulandığı gözlenmiştir. Hekimlerin %80,7’si (n=205) hastaya hastalığı ve nedenlerini açıkça anlattığını, %70,5’i (n=180) ise tedavi gerekçelerini detaylıca anlattığını ifade etmiştir. Hekimlerin reçeteleme yaparken en çok faydalandığı bilgi kaynağı ilaç firmalarının tanıtımlarıdır. Reçete yazarken hekimlerin en sık ve en az göz önünde bulundurduğu faktörler sırasıyla ilacın etkinliği (%90,9) ve ilacın fiyatı (%63,4) idi. Hekimlerin sadece %26,8’i (n=68) hiçbir zaman muayene etmeden ilaç reçete etmediğini belirtmişlerdir. Hekimlerin%46,9’u (n=120) yan etkileri hakkında her zaman hastaları bilgilendirdiklerini belirtmişlerdir.
Sonuç: Tıp eğitimi esnasında AİK konusuna daha fazla önem verilmesi gerektiği görülmektedir. Hekimlerin nerdeyse beşte birinin herhangi bir tanı tedavi rehberinden faydalanmaması dikkat çekicidir. Hekimler hastaları ilaçların yan etkileri konusunda yeterince bilgilendirmemektedir. İlaç yan etkilerinin anlatılmasının önemi konusunda farkındalık oluşturulmalıdır. Hekimlerin, hastanın talep ettiği ilaçları yüksek oranda reçeteledikleri görülmüştür. Akılcı ilaç kullanımı önünde önemli bir engel olan bu durumun sebepleri irdelenmelidir.