Defin ruhsatı düzenlemede adli boyut: Bir feth-i kabir otopsi olgusu
DOI:
https://doi.org/10.15511/tahd.15.02114Anahtar Kelimeler:
Ölü muayenesi- ölüm sebebi- otopsi- feth-i kabirÖz
Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun ilgili maddesince hiçbir ceset ölü muayenesi yapılmadan defnedilemez. Ölü muayenesi ölüm vakasının olduğu yerdeki belediye tabibi ve-ya hükümet tabibi tarafından yapılmaktadır. Ölüm üzerinde şüphe duyulması halinde 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 86. Maddesine göre bir hekim görevlendirilerek Cumhuriyet savcısının huzurunda yapılan ö-lünün adli muayenesinde, ölüm zamanı ve ölüm nedenini belirlemek için tüm tıbbi belirtiler ve bulgular saptanır ve buna göre otopsi yapılıp yapılmayacağı kararı verilir. Otopsi aynı kanunun 87. Maddesine göre Cumhuriyet savcısının huzurunda biri adlî tıp, diğeri patoloji uzmanı veya diğer dallardan birisinin mensubu veya pratisyen iki hekim tarafından yapılır. Evinde aniden öldüğü bildirilen 86 yaşında erkek olgunun ölü muayenesi işlemi evinde yatağında yapılarak ölüm sebebi kronik obstrüktif akciğer hastalığı ve Alzheimer hastalığı olarak belirtilmiş ve defninde bir sakınca olmadığı kararına varılarak defnedilmiştir. Ölümünden dört gün sonra gelen bir ihbar üzerine ölüm üzerinde şüphe olduğu ortaya çıkmış ancak feth-i kabir işlemi yaklaşık 16 ay sonra gerçekleştirilerek otopsisi yapılmıştır. Yapılan otopsi işleminde travmatik orijinli ölümü düşündürecek bulgular saptanmış olup, ölüm sebebi genel beden travmasına bağlanmıştır. Olgumuz üzerinden bir ölüm meydana geldiğinde ölüm kararının alınması, ölüm sebebinin belirlenmesi, şüpheli ölümlerin ayırt edilmesi ve bunların adli sürece yansıması ile adli amaçlı ölü muayenesi işleminin kimler tarafından ve ne şekilde yapılması gerektiği ve karşılaşılabilecek sorunlar tartışılmıştır.